FİGEN ATASARAL İLE RÖPORTAJ

Hayalinizi gerçekleştirmek için hangi aşamalardan geçtiniz tecrübelerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Başlarda bu kadar zor olacağını düşünmemiştim aslında..Bir şekilde başlayıp hızla yol alırım diye harekete geçtim. Vakit kaybetmek istemedim. Zamanla o kadar kolay olmadığını gördüm. Bilmediğim konular önüme çıkıyordu. Pes etmedim, sordum, gerektiğinde eğitimini aldım. Nerde, nasıl ve ne yapılacağı ile ilgili sürekli araştırmalar yaptım. Öğrenmenin ne yaşı, ne yeri var derler ya tam da bunu yaşadım. Öğrendikçe de öğrendiklerimi paylaşmak için daha da heyecanlandım. Bu süreçte geniş bir çevre edindim. Tanıdığım bir çok kişiye destek oldum. Onlardan da büyük destek gördüm. Tabii istisnalar da olmadı değil. Emeğimi, çalışmalarımı görmezden gelenler de çıktı. Başlarda bu durum üzüyordu. Ama buradan çıkmam gerektiğini zamanla anladım. Olduğum yerde saymak olacaktı bu. Ama benim yolum uzundu. O yüzden önüme çıkan çukurlara düşmeden direkt atladım.

Kadın girişimci olmak zor mu?

Girişimcilik zaten zor, kadın girişimci olmak daha da zor. 1-0 yenik başlıyorsunuz aslında. Ayrımcılığı bir şekilde hissediyorsunuz. Bunun yanı sıra kadın kimliğinin altında hem ev hanımlığı hem annelik de yatınca engeller daha çabuk ortaya çıkıyor. Bir çok motivasyon düşürücü sözler duyuyorsunuz. Girişimci olmak için, kendi hikayeni yazmak için çırpınıyorsunuz. Batıyorsunuz, tekrar çıkıyorsunuz. Düşüyorsunuz, tekrar kalkıyorsunuz Kazanan hiçbir şekilde pes etmeyen oluyor

Kendi girişiminizi oluşturmaya hangi aşamada karar verdiniz?

Hikayesi Girişim’i kurduktan sonra gerçekleştirdiğim çalışmalarım artık zamanının geldiğini gösterdi bana. Verdiğimiz hizmeti daha geniş kapsamlı sürdürmek ve bunu yaparken de hayalimi, amacımı da kullanarak yola çıktım. Çok keyifle ve hiç yorgunluğumu hissetmeden çalışıyorum. Birilerine faydalı olmak en büyük motivasyonum.  “İyi ki varsınız” cümlesini duyduğumdan beri doğru yolda olduğumu anlıyorum

Girişimci kadınları desteklemek nasıl aklınıza geldi bize hikayesi girişimden biraz bahseder misiniz?

Özel sektördeki çalışmalarıma son verdikten sonra evde çalışmak için ne yapabilirim ile ilgili araştırmalara başladım. Tüm bu süreçte, evden çalışmak isteyen, üreten, ayakları üzerinde durarak kendi hikayelerini yazma konusunda sıkıntı çeken bir çok kadın olduğunu fark ettim.  Bu yüzden Hikayesi Girişim’i kurdum. Kadınların toplumda farkındalıklarının artması, kendilerine güvenerek ayağa kalkmaları ile ilgili tüm girişim yolculuklarında yol arkadaşlığı yapıyoruz.Kadına şiddetin de önlenememe sebeplerinden biri, kadının ekonomik özgürlüğünün olmaması. Bu sebeple de çalışmalarımız daha çok önem kazanıyor bence.Kadın mutlu ise ailesi de çocukları da mutludur denir. Doğru ama kadın nasıl mutlu olacak? Bunun cevabını düşünen çoğunluk mu, azınlık mı? Kadının hayallerine sahip çıkması konusunda destek olan ve adım attığı andan itibaren yanında olan özellikle en yakınlarının olması çok kıymetli. Ben bu konuda şanslıydım. Hikayesi Girişim biraz da bu fırsata sahip olamayanlara “Biz buradayız, haydi harekete geç diyor. Nerden başlayacağını bilemeyen, takıldığında bir el arayan, hikayesini yazarken kendi kelimelerini arayan kadın girişimciler için çalışıyoruz.

Hangi derneğe üyesiniz, dernek çalışmaları neler neden bu dernek?

Kaçok, Kadınları ve Çocukları Koruma ve Yaşatma Derneği’ne üyeyim. Dernek İzmir merkezli. Ben zaten çalışmalarım arasında da sosyal sorumluluk projelerine yer veriyordum. Kadına Şiddet, Çocuk İstismarı, Toplumsal Cinsiyet Ayrımcılığı, Meme Kanseri Farkındalığı gibi konularda etkinlikler düzenliyordum.Bir iş arkadaşım vasıtası ile derneğe üye oldum. Ve derneğin İstanbul Temsilciliğini yapmaya başladım. Dernek, kadın ve çocuklara yönelik bir çok yardım kampanyası düzenliyor ve bir çok projeye de imza atıyor. Kadına ve çocuğa dokunan daha bir çok da projemizi de çok yakın zamanda hayata geçireceğiz.